Zonguldak’ta 15 yıl boyunca araçlarıyla kilometrelerce yol katederek sokak hayvanlarını besleyen, onların aşı ve bakımlarını yaptırmaya çalışan iki arkadaşın hassaslığı herkese örnek oluyor.
Mesken hanımı Seda Mercan ile arkadaşı Gamze Otyıldız, hayvanseverlerin de dayanağıyla temin ettikleri mamaları araca yükledikten sonra sokak hayvanları için mesaiye başlıyor.
Her gün kilometrelerce yol giden iki arkadaş, günün farklı saatlerinde hayvanların toplu bulunduğu yerlere mamalarla ulaşarak onların karnını doyuruyor.
Yakından ilgilendikleri hayvanların sevgiye olan açlığını gideren Mercan ve Otyıldız, kedi ve köpeklerin aşı ile öbür bakımlarını da ellerinden geldiğince yaptırmaya çalışıyor.
Salgın sürecinde yiyecek bulmakta zorlanan sokak hayvanlarını yalnız bırakmamaya uğraş eden iki arkadaş, “Zonguldak Pati Meleği” toplumsal medya hesabından hayvanlara sahip çıkacak daha fazla gönüllüye ulaşmayı hedefliyor.
“Herkes elini taşın altına koymalı”
Konut hanımı Seda Mercan, AA muhabirine, sokak hayvanlarının en çok salgın sürecinde kendilerine muhtaçlık duyduğunu, ramazan münasebetiyle birçok işletmenin kapalı olmasının sokak hayvanlarını etkilediğini söyledi.
Yavru köpeklerin gençlik aşısı olmadığı vakit hayatta kalmalarının çok sıkıntı olduğunu vurgulayan Mercan, “Bağışıklık sistemleri güçlensin diye aşılarını yaptırıyorum. Klinikte tedavi ettirdiğimiz hayvanları koyacak yerimiz maalesef yok. Bunların rehabilite olması, hijyenik yerde olmaları lazım. Şu an barınak açılmadı, tadilatta. Boş kafesleri temizliyoruz, battaniye, mama, sularını koyuyoruz. Hastalığı düzelene kadar burada bakıyoruz.” dedi.
“Klinikte tedavi ettirdiğim birden fazla hayvan şiddet mağduru. En son aldığım hayvan sopayla bacaklarına vurulmuş. Bir tane omurilik kırığı var. İnsanların bilinçlenmesi lazım. Aslında bu bilinçlenmeye küçük yaşta başlanması gerekiyor. Çocuklara hayvan sevgisi aşılanmalı. İlan açıyorum, bağışlarla, arkadaşlarımın sayesinde bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Beslenme, barınma ve tedavileri nitekim çok sıkıntı. Gönüllüler olarak bir elin parmakları kadarız, yettiğimiz kadar yapıyoruz. Herkes elini taşın altına koyarsa biz esasen bu kadar yorulmayız. Kapı önlerine, iş yerlerinin önlerine yemek, su konsun. Bu işler el birliğiyle olur, tek başımıza değil. Bu bir takım işidir.”
Kaynak: Anadolu Ajansı / Gökhan Yılmaz
Haberler.com
