Şanlıurfa’da aşiret önderlerinden aşı daveti
ŞANLIURFA – Şanlıurfa Valisi Abdullah Erin, toplantı yaptığı bölgedeki kanat başkanları, aşiretlerin önder ve temsilcileri ile birlikte herkesi aşı olmaya çağırdı. Korona virüs salgınıyla gayrette en tesirli prosedürün aşı olduğunu belirterek, tüm Şanlıurfalıları aşı olmaya çağıran Şanlıurfa Valisi Abdullah Erin, kanaat liderleri, aşiret temsilcileri ve Şanlıurfa’da yaşayan Suriyelilerin ileri gelenleriyle bir toplantı yaparak, aşının toplum sıhhati açısından değerine değindi.
Şanlıurfa Valiliği konferans salonunda gerçekleşen toplantıya Şanlıurfa Valisi Abdullah Erin, Vali Yardımcısı Abdullah Abid Öztoprak, Vilayet Sıhhat Müdürü Prof. Dr. Mehmet Gülüm, bölgedeki kanaat liderleri, aşiretlerin başkanları ve temsilcileri ile Şanlıurfa’da yaşayan Suriyelilerin ileri gelenleri katıldı. Toplantının açılış konuşmasını yapan Vali Abdullah Erin, başta aşı çalışmaları olmak üzere birtakım mevzuların istişare edileceğini belirterek, toplantıya iştiraklerinden ötürü iştirakçilere teşekkür etti. Korona virüs salgınından tüm dünyanın olduğu üzere Türkiye ve Şanlıurfa’nın da önemli yaralar aldığına işaret eden Vali Erin, Şanlıurfa’da salgın nedeniyle yaşanan sorunlara dikkat çekti. Korona virüsün, farklı rahatsızlık ve hastalıklar paralelinde gerçekleşen vefatları tetikleyerek hızlandırdığı gerçeğine değinen Vali Erin, daha evvel elli yaş üzerini tehdit eden salgının yeni mutasyonlarla orta yaş ve gençleri de tehdit edecek hale gelmiş olduğunu söz etti.
Vali Erin, “Binlerce insanın test olmak ve tedavi almak için hastanelere başvurduğunu, yüzlerce insanın yataklı tedavi hizmeti almak için sıraya girdiği, binlerce işçinin iştirakiyle insanlara ulaşmak için oluşturduğumuz grupları, hastalığın öbür insanlara bulaşmasını engellemek için insanları yurtlarda karantinaya tabi tuttuğumuzu, meskenlerinde zarurî ikamete tabi kıldığımızı, kimi köylere giriş çıkışı on on beş gün mühletle kısıtladığımız günleri hatırlayın. Artık olay sayıları biraz düştü fakat hastalık ortadan kalkmadı. Tekrar yükselişini engellemek, sıhhat sistemi ve çalışanın üzerindeki yükü hafifletmek, her şeyden kıymetlisi insan ve toplum sıhhatini korumak, tekrar hadise artışlarının önüne geçmek için tüm bilim adamlarının yüzde 95’e kadar koruduğu konusunda hemfikir olduğu aşı konusuna tartı vermemiz gerektiği apaçık ortadadır” diye konuştu.
Bugüne kadar Türkiye’de 57 milyonun üzerinde aşı yapıldığını ve aşı olanlardan hiç birinin ölmediğini tabir eden Vali Erin, çok hafif yan tesirler dışında rastgele bir rahatsızlığın görülmediğini, kısırlık ve gibisi olumsuz tesirler konusunun da büsbütün palavra ve uydurma olduğunu söyledi.
Türkiye genelinde aşılanan nüfus sayısı süratle artarken, Şanlıurfa’nın bir iki vilayet ile birlikte çok geride kalmasının ve aşı olmamasının kabul edilemez olduğunu kaydeden Vali Erin, “Türkiye genelinde vilayetlerin birçok yüzde 60’ın üzerinde aşılama oranına ulaşmış bulunuyor. Yüzde 70-80’in üzerine çıkan bir çok vilayet var. Tüm uğraş ve uğraşlarımıza karşın Şanlıurfa’da bu oranın hala yüzde 30 civarında olduğunu üzülerek bildirmek istiyorum” dedi.
Sıhhat Bakanı ve bilim şurası üyelerinin Şanlıurfa üzerinden toplumsal medyada ve çeşitli mecralarda aşı davetleri yaptığını hatırlatan Vali Erin, “Hem kendi hayatımızı hem de başka insanların hayatını korumak için lütfen aşı olun diyerek, bize tavsiyelerde bulunuyorlar. Hiç buna gerek kalmaması gerekir. Pandemi ile çabada bir buçuk yıl boyunca gösterdiğimiz başarıyı, aşılamada da göstermek suretiyle Türkiye’ye örnek olabiliriz. Zira biz pandemi sürecinde uyguladığımız usul ve metodlar, sıhhat idaresi, genel kamu yönetiminin koordine içinde hizmet sunması mevzularında Urfa modeli denebilecek bir tekniği ortaya koyduk ve başarılı olduk. Hiçbir hastanemizde külfet yaşamadık. Hastaların tedavisinde çok önemli bir sorun yaşamadık. Hadiselerin en yüksek olduğu günlerde bile bu işi yönetebilecek halde bir tertip gerçekleştirdik. Bunu tüm Urfa olarak başardık. Öbür vilayetlerden Şanlıurfa’ya gelerek buradaki uygulamaya baktılar, örnek aldılar ve kendi vilayetlerinde tatbik ettiler. Fakat aşılamada sınıfta kaldık. Çok uğraşıyor ve efor sarf ediyoruz, bundan evvel de kamu kurumları, sivil toplum kuruluşlarıyla toplantılar gerçekleştirdik. Lakin kıymetli bir uzaklık kaydetmediğimizi de keder ile söz etmek lazım. Bu toplantı vesilesiyle, tüm kanaat başkanlarımız insanların ve toplum sıhhatinin korunması için yegane tedbire sisteminin aşı olduğunu, etraflarına anlatmalarını, bu iletinin yayılması suretiyle aşılamanın beklenen düzeye gelmesi için takviye vermenizi rica ediyorum” formunda konuştu.
“Aşı, yüzde yüze yakın muhafaza sağlıyor”
Korona virüs salgınının seyri ve alınacak tedbirlerle ilgili birtakım bilgiler veren Vilayet Sıhhat Müdürü Prof. Dr. Mehmet Gülüm, iki yıldır tüm dünyayı sarsan pandemi sürecinin Şanlıurfa’da çok başarılı bir formda sürdürüldüğünü belirterek, salgının farklı varyantlarla tekrar gelişen bir karakteri olduğunu söyledi.
Türkiye’de birtakım kentlerin farklı varyantlarla çok yüksek sayıda enfekte olayını birkaç kez yaşadığını kaydeden Gülüm, 2021 Şubat ayından itibaren kovid olarak anılan birinci varyantın bitmeye başladığını, bunun yerine İngiliz varyantının ve Hindistan kökenli delta mutasyonunun Türkiye’de birçok kentte görülmeye başladığını lisana getirdi. Çok kısa müddette delta varyantının Şanlıurfa’ya da hakim olmasının beklendiğini tabir eden Gülüm, “Sonbaharda beklediğimiz bir atak olacak. Sonbaharda yeni salgınlar, yeni vefatlar ve kahırlar olmaması için dünyada şu anda 3,5 milyara ulaşan aşı sayısının en tesirli yol olduğunu biliyoruz. Kullandığımız ilaçların hiçbiri aşı kadar tesirli değil. Şunu katiyetle biliyoruz ki aşı yüzde 90’ın üzerinde, yüzde yüze yakın bir müdafaa sağlıyor. Ağır bakımda yaşanan süreçler olabiliyor lakin vefatta yüzde yüze yakın bir muhafaza sağlıyor. Uzun vakittir Şanlıurfa’da kâfi işçi ve aşı stoku olmasına karşın, aşılamada geldiğimiz oran kabul edebileceğimiz bir oran değil” dedi.
“Vali Abdullah Erin başkanlığında, tüm kaymakamların seferberlik halinde son on beş gündür büyük bir uğraş içinde olmasına ve aşılama sayımız artmasına karşın, sondan üçüncü olmaktan kurtulamadık.” diyen Prof. Dr. Mehmet Gülüm, dünya genelinde 3,5 milyar doz aşı yapılmasına karşın önemli bir yan tesir görülmediğine dikkat çekti. Kendisinin, üroloji profesörü olduğuna dikkat çeken Gülüm, “Özellikle gençlerin başlarında kısırlıkla ilgili kuşkuların olduğunu biliyoruz. Ne bilim konseyinde, ne de bilimsel makalelerde kısırlıkla ilgili yahut yan tesirlerle ilgili bir data şimdi yayınlanmamıştır” dedi.
İştirakçilere, kelamlarının tesir ettiği bireylere aşı olmaları konusunda telkinlerde bulunmalarını isteyen Gülüm, gençlerin bu hastalığı geçirirken önemli problem yaşamadığını fakat aşılanarak bir üst yaş kümesini riske girmekten korumuş olacaklarını söyledi.
Toplantıya katılan çeşitli kanat başkanları, aşiret önderleri ve temsilcileri de aşının değerini bildiklerini belirterek, gereken dayanağı vereceklerini kaydetti.
Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Ahmet Kolsuz
Haberler.com
