Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bunca yıldır devreye sokulan vesayet, darbe, yapay kriz senaryolarının her alanda önümüze saklı açık takoz koyma çabaları hiçbiri işe yaramamıştır. Her pürüzü aştık, her zorluğun üstesinden geldik, her sınamadan alnımızın akıyla çıktık. İnşallah ok yaydan çıkmıştır ve Türkiye gayesine gerçek ilerlemektedir. Türkiye yeni global mimaride siyasi ve ekonomik olarak hak ettiğini kesinlikle alacaktır” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gölbaşı Kent Geçişi Açılışına canlı olarak katıldı. Yatırımın hayata geçirilmesinde emeği olan herkesi tebrik eden Erdoğan, bu projeyle Ankara’ya yeni bir nefes borusu daha açıldığını kaydetti. Erdoğan, Ankara’nın Başşehir sıfatıyla Türkiye’nin idari merkezi olmanın yanında tüm kıymetli karayolu ağlarının kavşak noktasında yer alan kıymetli bir kent olduğunu söyledi. Erdoğan,” Hacı Bayram Veli’nin Ahi Evran’ın emaneti b ir bozkır kentinden bölgesel ve global seviyede kelam sahibi bir başşehre geçilirken bu kentin yeteri kadar imar ve ihya edilmediği gerçektir. Etrafı gecekondu ile kuşatılmış temel altyapı muhtaçlıklarının pek birçok yetersiz bu kente gerçek bir başşehir görünümü kazandırmak için çok çalıştık. Geçmiş, AK Partili belediye liderlerimizin emeğini bir kenara koymak mümkün değil. Onların uğraşlarıyla başkentimiz aşikâr bir noktaya geldi. Bundan sonraki süreçte her ne kadar belediye başkanlığı noktasında farklı bir konumdaysak da merkezi idare olarak bunları yeniden motamot devam ettireceğiz. Tarımdan endüstriye kadar geniş bir alanda üretim vasfına sahip Ankara’yı kara, demir ve havayollarıyla geleceğe hazırlamak için tarihi kıymette yatırımlar gerçekleştirdik” dedi.
“Yatırımları engellemek için canhıraş bir halde çalışanların bu hizmetleri büyük bir keyifle kullandıklarını biliyoruz”
Muhalefeti eleştiren Erdoğan, “Biz Türkiye’yi eğitimden sıhhate, güçten ulaşıma, spordan şehirciliğe kadar her alanda projelerle donatırken birileri çıkıp ‘bunca yatırıma ne gerek vardı’ diyordu. Hatta yaptığımız okullara öğrenci, açtığımız hastanelere hasta, inşa etiğimiz yollara araç bulunamayacağını argüman ediyorlardı. Elektrik yatırımlarına karşı çıkarak toprağa mı vereceksiniz diyorlardı. İstanbul’daki yeni havalimanımızı inşa ederken tabanın kötülüğünden kuşların göç güzergahında olduğuna kadar envaı çeşit palavrayla ortalığı bulandırmaya çalışıyorlardı. Halbuki artık açıp kuşların göç güzergahına baktığımızda asıl güzergahın yeni havalimanı değil eski havalimanı üzerinden geçtiğini görürsünüz. Yavuz Sultan Selim Köprüsü inşaatını engellemek için atmadıkları takla kalmamıştı. Bir mahkeme kararını yanlış yorumlayıp, bu proje artık 4 kuleden ibarettir diyerek zil takıp oynamaya kalktıklarını unutmadık. Bizim yaptığımız yolların en işe yaradığını görmek istiyorlarsa gitsinler sevdiklerine kavuşmak için direksiyon başına geçen vatandaşlarımıza sorsunlar. Bu yolların, tünellerin, köprülerin, viyadüklerin ne işe yaradıklarını anlamak istiyorlarsa gitsinler; ailesini geçindirmek için ömürlerini yollarda harcayan kamyoncularımıza sorsunlar. Girsinler rastgele bir kamyoncu kooperatifine yahut bir kamyoncu lokantasına, oradaki kardeşlerimize bu yollar geçmişte nasıldı, artık nasıl sorup öğrensinler. Hizmete açtığımız hastanelerin ne işe yaradığını gitsinler orada tedavi gören hastalara, onlar için dua eden yakınlarına, orada misyon yapan sıhhat çalışanına sorsunlar. İnşa ettiğimiz her barajı kimi vakit bölge halkını tahrik ederek, kimi vakit memleketler arası kampanyalarla engellemeye kalkan bunlardı. Artık geçirdiğimiz hayli kurak periyotları bu barajlarda tutulan sular sayesinde en az sorunla geride bırakıyoruz. Bu barajların en işe yaradığını gitsinler konutundaki musluğundan her açtıklarında tertemiz suyu akan insanımıza, tarlasını sulayarak ekmeğini kazanan çiftçimize sorsunlar. Karadeniz’de bulduğumuz doğalgaza bile bile sevinemeyecek kadar ülkesiyle ve milletiyle gönül bağı kopmuş bir sefil zihniyetten bahsediyoruz. Artık 2 Yıl sonra inşallah altın madenimizi Söğütte çıkardığımızı görecekler. Orada renk körlüğüne filan girebilirler. Ülkemizin büyüklüğünden, milletimizin potansiyelinden, insanımızın azminden habersiz bu anlayışa karşın Türkiye 2023 maksatlarına ulaşacaktır. Gençlerimize 2053 vizyonlarını hayata geçirebilecekleri büyük konut güçlü Türkiye’yi miras bırakmak için ne gerekiyorsa yaptık, yapıyoruz, yapacağız. Geçtiğimiz 18 yılda ülkemize kazandırdığımız yapıtların ve hizmetlerin manasını salgın devrinde daha iyi görüyoruz” açıklamasında bulundu.
Dünyanın Korana -virüs salgını ile başlayan sıhhat krizinin giderek daha derin ekonomik ve siyasi sarsıntılara evrildiği bir devirden geçtiğini kaydeden Erdoğan, Türkiye bu tarihi dönüşüme alt yapı bakımından gelişmiş, siyasi olarak güçlü, iktisatta hazırlıklı, alanda ve masada faal olduğu devirde yakalanmıştır. Ülkemiz artık ne marjinal guruplar öne sürülerek ne muhalefet kullanılarak, ne dış kaynaklı yönlendirme düzenekleri hareketler harekete geçirilerek yolundan döndürülebilir. Bu kadar yıldır devreye sokulan vesayet, darbe, yapay kriz senaryolarının her alanda önümüze saklı açık takoz koyma çabaları hiçbiri işe yaramamıştır. Her mahzuru aştık, her zorluğun üstesinden geldik, her sınamadan alnımızın akıyla çıktık. İnşallah ok yaydan çıkmıştır ve amacına gerçek ilerlemektedir. Türkiye yeni global mimaride siyasi konut ekonomik olarak hak ettiğini kesinlikle alacaktır. Biz tüm hesaplarımızı, yatırımlarımızı, buna nazaran yapıyoruz. Bölgemizde ve dünyada yaşanan her gelişme, Türkiye’nin gücünü ve değerini teyit ve tahkim etmektedir. Bu hakikatler ışığında bizimle birlikte yol yürümek isteyen herkese gönlümüzde kollarımızda açıktır” tabirlerini kullandı.
Türkiye’nin hiçbir ülkeyle çözülemeyecek bir meselesinin olmadığının altını çizen Erdoğan, “Ne Avrupa’yla, ne Amerika’yla, ne Rusya’yla ne Çin ile ne de başka ülkelerle özel bir kasvetimiz, çözülemeyecek bir meselemiz bulunuyor. Biz herkesle egemenliğimize, haklarımıza, hukukumuza, potansiyelimize hürmet gösterilmesi koşuluyla görüşmeye, konuşmaya, anlaşamaya birlikte hareket etmeye hazırız. Türkiye gerçeğini siyasi ve ekonomik olarak büyük ölçüde kabul ettirdiğimize, kritik eşiği geçtiğimize inanıyorum. İnşallah bundan sonra işimiz çok daha kolay olacaktır. Demokrasi ve kalkınma çabası son durağı olmayan bir seyahat üzeredir. Yapılan her şey değeridir fakat ebediyen önünüzde kat etmeniz gereken çok daha fazla uzaklık vardır. Ülkemize kazandırdığımız, Cumhuriyetimizin kuruluşundan sonraki bu en büyük atılımları bir sonraki adımların habercisi olarak görüyoruz. Bunun için Ulaştırma başta olmak üzere her alanda yatırım ve icratlarımıza orta vermeden devam ediyoruz. Islahatları amaçlarımıza uygun biçimde, çıtayı daima yükselterek sürdürüyoruz. İnşallah 2021 yılı milletimize kelam verdiğimiz üzere demokratik ve Ekonomik ıslahatlar yılı olacaktır. Bu mevzuda yapılan hazırlıkları en kısa müddette milletimizin ve meclisimizin takdirine sunacağız. İktisatta maruz kaldığımız taarruzlar ve salgın önlemlerinin yol açtığı zahmetleri en kısa müddette geride bırakmayı ümit ediyoruz. Yapısal ıslahatları hızlandırarak içine mahpus edilemeye çalıştığımız faiz, kur, enflasyon şer üçgenini kırarak üretim ve istihdam merkezli bir sistem kurmakta kararlıyız. Demokratik ıslahatları kimse bizi mecbur bıraktığı için değil; milletimizin her bir ferdi bunlara layık olduğu için yapıyoruz. Hem hazırlıkları tamamlanana paketleri süratle hayata geçireceğiz hem de yeni çalışmaları hızla neticelendireceğiz. Amaçlarımıza ulaşabilmemiz için neyi, nasıl, ne biçimde yapmamız gerekiyorsa onu yapacağız. Gölbaşı Kent Geçişi’nin iyi olmasını diliyorum” diye konuştu. – ANKARA
Kaynak: İhlas Haber Ajansı
Haberler.com
