CHP Küme Başkanvekili Özgür Hususî, Volkswagen’in, Manisa’da yapmayı planladığı yatırımdan çekildiğini, öbür bir devlete gideceğini savunarak, “Türkiye’yi bu kadar ağırlıkla, hukuksuzlukla yönetenlerin bu sıkıntıda sorumluluğu var. Hukuk, adalet yoksa iktisat de yok.” dedi.
Kişisel, Mecliste düzenlediği basın içtimasında gündeme ait değerlendirmelerde bulundu.
Barolara ait kanun teklifini, “paçasından anayasaya terslik akan düzenleme” olarak nitelendiren Kişisel, teklifte imzası bulunan milletvekillerinin düzenlemeyi savunamadığını, özüne değil polemiğe yönelik açıklamalar yaptığını argüman etti.
Özgür Şahsi, AK Parti Küme Başkanvekili Cahit Özkan’ın, kanun teklifi hazırlanırken 30 barodan görüş alındığı yanındaki açıklamasını, baroların yalanladığını öne sürdü.
Kanun teklifine, TBMM Adalet Encümeninde olduğu üzere Umumi Şurada da muhalefet edeceklerini anlatan Hususî, “Bugün avukatı gözden çıkarırsanız yarın hakkınızı arayacak kimseyi bulamazsınız.” diye konuştu.
“Haklarında soruşturma açılan tüm bilim kişilerinin yanındayız”
Kişisel, Uludağ Üniversitesinin, Türk Tabipleri Birliği (TTB) Kovid-19 İzleme Kümesi Üyesi Halk Sıhhati Mütehassısı Prof. Dr. Kayıhan Pala hakkında “halkı dehşete sevk ettiği gerekçesiyle” soruşturma açtığını belirtti.
Pala’nın, nisandaki açıklamalarını, Sıhhat Bakanlığının daha sonraki açıklama ve rakamlarının bir mealde doğruladığını savunan Hususî, “Kayıhan Pala, herhalde bir bilim kişisinin haberi ve birikimiyle topluluğu sahih bilgilendirdiği ve yönlendirdiği için hakkında Valilikçe kabahat duyurusunda bulunulan ve üniversite tarafından hakkında soruşturma açılan birinci kişidir. Haklarında soruşturma açılan tüm bilim kişilerinin yanında olduğumuzu, Kayıhan öğretmenimizin da gerisinde durduğumuzu tabir etmek isteriz.” tabirlerini kullandı.
“Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu”
Hususî, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sıhhat turizmine ait “Koronavirüsle örnek savaşımız sıhhat turizminde Türkiye’nin önünde yeni bir fırsat penceresi açmıştır.” laflarına işaret ederek, şunları kaydetti:
“Bütün dünya, ‘Gelen kişinin bağışıklığı var mı?’ diye bakarken, koronalılara kapı kapamışken, dünyanın koronasına kapı açmayı ve bunun bir fırsat penceresi olduğunu söz etmeyi ne kadar garipsesek, ayıplasak azdır. Para için dünyanın çeşit çeşit koronalısını, ‘Türkiye’ye gelin biz sizi tedavi edelim.’ demek akla, vicdana yatıyorsa, bütün dünya kapıları kapıyorsa, Türkiye de kapıları erken kapamakla övünüyorsa, bu ne perhiz bu ne lahana turşusu diye bakmak lazım.
Kovid-19 nedeniyle Türkiye’de bugüne kadar 5 bin 206 vatandaşımız hayatını kaybetti. Buradan fırsat penceresi diye bahsedilmez. 5 bin 206 tane civciv ölse, Türkiye’de oturup 5 saat ağlayacak vicdanlı beşerler var. Her yaştan 5 bin 206 vatandaşımızı kaybettik fakat sıradanlaştı gitti. Bir vakitler Sayın Bahçeli, vefatlar 20’deyken, ‘Trafik kazasında 20 kişinin öldüğü bayram dönüşleri oluyordu.’ diyordu. Bu kadar sıradanlaştırıldı. ‘Korona Türkiye iktisadı için bir fırsattır’ tipi yaklaşımlar son nokta sıkıntılıdır. 5 bin 206 ailenin canından can koptu. Birazcık vicdanlı olmak lazım. Promtera her yazılanı takır takır okumamak lazım.”
“Vatandaşın cebine para girmesinin mümkünatı yok”
Özgür Şahsi, Volkswagen’in Manisa’da yapacağı yatırımdan vazgeçtiğini savunarak, bu durumun memleketi Manisa ve Türkiye açısından büyük bir kayıp olduğunu lisana getirdi.
Hukukun üstünlüğünün, tüzel garantinin, insan haklarına hürmetin olmadığı, bu kadar presin bulunduğu alanda yatırımın da olmayacağını söyleyen Şahsi, “Volkswagen Manisa’daki yatırımından çekildi, sair bir devlete gidiyor. Türkiye’yi bu kadar ağırlıkla, hukuksuzlukla yönetenlerin bu problemde sorumluluğu var. Hukuk, adalet yoksa iktisat de yok. Bu iktidar başımızda kaldıkça 3 gençten birinin işsiz olduğu devlette, gençlerin umudu yok. Vatandaşın iktisadının düzelmesinin, cebine para girmesinin de mümkünatı yok.” diye konuştu.
Kaynak: AA
Haberler.com
