görüntüledi.
Ataşehir İlçe Sıhhat Müdürü Dr. Fatih Kırklar, “Salgının birinci aylarında İstanbul‘da hadise oranı daha yüksek, temaslı oranı çok düşüktü. Artık müspet hadiseden daha çok temaslı ziyaretine gidiyoruz. Bu da vatandaşların artık kurallara ihtimam göstermediğini gösteriyor” dedi.
Nisan ayında 4 bin 600 olan Türkiye genelindeki filyasyon gruplarının toplam sayısı bugün 9 bin 344’e ulaştı. İstanbul’da ise alanda 700 filyasyon grubunun yürüttüğü salgınla çaba, yaklaşık 2 bin 100 sıhhat çalışanı ile gerçekleştiriliyor. Çabanın alandaki neferleri olarak birinci hadisenin görüldüğü Mart ayından bu yana durmaksızın gayret veren filyasyon takımlarının çalışma protokolleri çok fazla değişmese de izleme aldıkları olayların niteliği değişti.
Ataşehir İlçe Sıhhat Müdürü Dr. Fatih Kırklar, kendi bölgelerinde 30 takımdan oluşan filyasyon ordusu ile yaklaşık 90 sıhhat çalışanının, ilçeyi olay ve temaslılarına yönelik sokak sokak taradığını anlatarak “Salgının birinci aylarında İstanbul’da olumlu hadise sayımız nitekim fazlaydı. Lakin buna karşın temaslı sayımız çok azdı. Zira beşerler o vakitler bu işi ciddiye aldı, kurallara uydu ve daha izole bir ömür sürdü. Araya dikkat ettiler, maske kullanmaya itina gösterdiler. Lakin şu anda maalesef olumlu olay oranımızın daha düşük olmasına karşın temaslı hadise oranımız çok yüksek. Bu da şunu gösteriyor; vatandaşlarımız artık dikkat etmiyor. Müspet olayların maskesiz bulunduğu ortamlardaki herkesi biz temaslı olarak izlemlerimize eklemek zorunda kalıyoruz. Bu, hem sıhhat çalışanlarının iş yükünü artırıyor, hem çok önemli bir halk sıhhati sorunu yaratıyor” dedi.
“FİLYASYON ESASEN VARDI SALGINLA BIR ARADA TÜM TÜRKİYE ÖĞRENDİ”
Filyasyonun Türkiye’de tüberküloz, kızamık üzere bulaşıcı hastalıklar açısından aslında uygulanan, kaynağı ve temaslıyı bulmaya yarayan bir uygulama olduğunu anlatan Dr. Kırklar, “Korona periyodunda Sayın Bakanımızın açıklaması ile birlikte tüm Türkiye filyasyonu öğrendi. Alanda vazife yapan sıhhat mensuplarımız bu işi yapıyor ve cephede en önde savaşan askerler üzere korona salgınında en önde uğraş veriyor. Filyasyonda olumlu hadise yahut testi negatif çıksa da akciğer tomografisi Kovid ile uyumlu olaylar, elektronik ortamda her ilçenin sistemine düşer. Biz de bunların adreslerini belirleyip telefonla arayarak evvel bilgilendirip akabinde adreslerine giderek izlemlerini başlatırız. Ziyaretlerimizde uyulması gereken izolasyon kurallarını anlatıp, temaslı şahısları tespit ederiz ve onları da sisteme ekleriz. Şahısta şayet komorbidite dediğimiz altta yatan bir hastalık yoksa, konutta ilaç tedavisine başlarız lakin genel durumu kötüleşmeye başladıysa, semptomları varsa uygun kaidelerde hastaneye yönlendirmesini yaparız. Daha sonra birebir süreçleri temaslılar için de işletiriz. Onların da 14 gün izolasyonda kalmasını, bir semptom gelişirse kesinlikle bize ulaşmaları gerektiğini belirtiriz” diye konuştu.
“HER TEMASLIYA TEST GEREKSİZ, RİSK GRUBUNDAKİLERE 7. GÜN TEST YAPIYORUZ”
Salgının başından bu yana filyasyonda değişen tek kriterin, hangi temaslılar için test yapılması gerektiği istikametindeki uygulamanın olduğunu vurgulayan Dr. Kırklar, vatandaşlara davette bulunarak şunları söyledi:
“Biz aslında hem olumlu hadiseyi hem temaslılarını günlük arayarak semptom sorgulaması yapıyoruz. Temaslı bireyde rastgele bir semptom gelişirse o vakit PCR numunesi alırız. Yani her temaslı olaydan PCR numunesi almak uygun değil. Zira evvel o şahısta bir semptom oluşması gerekiyor. Testin yanlışsız sonuç vermesi için virüs yükünün aşikâr bir düzeye ulaşması gerekiyor. Öteki türlü yapacağımız testin negatif çıkma mümkünlüğü çok yüksek. Bu da maalesef şahsa yalancı bir inanç hissi veriyor ve gerekli izolasyonlara dikkat edilmemesine yol açıyor. Lakin filyasyonda salgının başından bu yana değişen tek şey, 60 yaş üstü ve komorbit hastalığı olan yani risk kümesindeki bireylerde rastgele bir semptom beklemeden 7’nci gün kesinlikle gidip numune alıyoruz. Riskli kümede oldukları için rastgele bir semptom gelişmeden de tedaviye erken başlamak kıymetli bu. Şayet sonuç negatif çıkarsa tekrar 14 günlük izolasyonu tamamlıyorlar. Olur da müspet gelirse, bu sefer müspet vakalarımaza yönelik süreci başlatıyoruz. Bir de risk kümesindeki olumlu vakalarımıza ilaç tedavisi başlamadan evvel hastanede muayene olmamışsa uygun izolasyon kaidelerinde hastaneye yönlendirmesini sağlıyoruz ve gerekli muayenesi, birtakım kan analizleri vb yapıldıktan sonra hastanedeki tabibin uygun gördüğü ilaçlar hastaneden temin ediliyor.”
“POZİTİF OLAYLARA VEBALI MUAMELESİ YAPILMAMALI”
Vatandaşların kendi apartmanları ya da yakınlarında müspet olay olması halinde kaygıya kapılmaması ve bu insanlara vebalı muamelesi yapmamaları istikametinde davette da bulunan Dr. Fatih Kırklar, “Vatandaşlarımız lütfen korkmasınlar. Maske, aralık ve paklık kurallarına uydukları sürece kendilerini koruyabilirler. Süreç başladığında insanlarımız sahiden işin ciddiyetini anlamıştı. Gruplarımızın söylediği kurallara dikkat ediyorlardı. Lakin yeni normalleşmeyle birlikte görüyoruz ki olumlu yahut temaslı olduğu halde karantinaya uyumayıp dışarı çıkıyorlar, hatta otobüste, toplu etkinliklerde yakalananlar oldu. Toplumda bu hastalığın daha çok yayılmasını artıyor bu tavır. Bu da sıhhat çalışanlarının iş yükünü katlıyor. Bu sıcakta, bu havada şu kıyafetlerle durmak inanın çok zor” dedi.
“DİJİTAL UYGULAMALAR ALANDAKI BAŞARIMIZIN KİLİDİ”
Sıhhat Bakanlığı’nın dijital uygulamalarının alandaki takımlara büyük kolaylık sağladığını da vurgulayan Dr. Kırklar, kelamlarını şöyle noktaladı:
“Bakanlığımız o kadar hoş dijital sistemler geliştirdi ki, arkadaşlarımızın iş yükünü dayanılmaz oranda azalttı ve başarımızı da artırdı bu uygulamalar. Örneğin Türkiye’de bütün vilayet ve ilçelerde kullanılan Halk Sıhhati Idare Sistemi dediğimiz HSYS, Filyasyon İzolasyon Takip Sistemi FİTAS ve sıhhat taşınabilir uygulaması sayesinde hadiselerin nerede olduğunu, grupların nerede olduğunu anlık olarak görebiliyoruz. Hadise atamasını ekrandan tek bir tık’la yapabiliyoruz ve bu süreçle bir arada olayın adresi rota olarak takımımızın önünde oluyor. Böylelikle adres aramalarına dahi gerek kalmıyor. Türkiye’nin neresinde süreç yapılırsa yapılsın, hem hastane, hem ilçe sıhhat müdürlüğü, hem aile hekimlikleri, hepimiz bu ekrandan hastaya Kovid açısından yapılan bütün izlemleri, ilacı, tetkikleri, notları, her şeyi görebiliyoruz. Temaslıları da bir tablet ekranından anında FİTAS üzerinden sisteme ekleyip kaydediyor ve izleme dahil ediyoruz. HSYS, FİTAS ve sıhhat taşınabilir üçü de birbirine entegre sistemler. Birebir vakitte harita uygulamalarıyla da entegre çalışabiliyor FİTAS ve sıhhat taşınabilir.”
– İstanbul
Kaynak: DHA
Haberler.com
